TÜRBEDE DUA

   Bazı Tasavvuf kaynaklarında büyük zatların kabirlerini ziyaret ederken yapılması gerekenler şöyle ifade ediliyor; sofi mürşidini manen önünde kabul edecek ve rabıtayla gidecek. Yasin Fatiha ve İhlas okunacak. Merkad-i Şerife manen piri ile giden sofi kabirde yatan tarikat büyüğünün ruhaniyetinden pirine kendisi hakkında rica etmesini talep edebilir.
   Oysa Allah (c.c.) şöyle buyuruyor: “Allah’ı bırakıp da kıyamet gününe kadar cevap veremeyecek olan kimseyi çağırandan daha sapık kimdir? Oysaki bunlar onların çağrısının farkında değillerdir.” Ahkaf 5
   İsra suresi 56 ve 57. ayetlerde de: “Deki Allah’ın dışında kuruntusunu ettiklerinizi çağırın bakalım onlar sıkıntınızı ne gidermeye nede bir başka tarafa çevirmeye güç yetirebilirler.
   Çağırdıkları bu şeylerde Rablerine hangisi daha yakın diye vesile ararlar, rahmetini umar azabından korkarlar çünkü Rabbinin azabı cidden korkunçtur.”buyruluyor.
  Maide suresi 11. ayette Allah (c.c.): “Allah’tan korkun ve müminler yalnızca Allah’a güvensinler.” Buyurmaktadır.
  Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ibni Abbas radiyallahu anhe şöyle buyurmuştur; “İstediğin zaman Allah’tan iste istiane (istimdat) ettiğin zaman Allah’tan istiane et”[1]
   İnsanlar cahiliyetin de etkisiyle çok sevdikleri âlimlerin ve veli olduğuna inandıkları zat’ların mezarlarını mescitler haline getirmiş, dua edilen yerler, bereket umulan Allah’ın rızasına ulaşmak için vesile kabul edilen yerler haline getirmişlerdir. İnsanlar evliya olduğuna inandıkları zatların türbelerinde peygamberin sünnetinde hiçbir yeri olmayan davranışlar sergilemektedirler. Kimi türbeleri tavaf etmekte, kimi el yüz sürmekte, oralarda mum yakmakta, kimi araba ya da ev resmi çizdiği kağıdı türbenin duvarlarına sıkıştırmakta, kimi ev ya da araba anahtarı asmakta, kimi türbede yatak yorgan serip geceleyerek derdine derman ummakta, kimi çocuk sahibi olabilmek için türbelere koşmakta, kimisi kızına koca, kimisi hastalığına şifa aramakta kimisi imtihanda başarılı olmak için türbelere koşmakta, kimisi nikahtan sonra türbelere uğrayıp mutlu olacağını ummakta ve kimisi de sünnet ettirdiği çocuğunu türbeye götürerek bereket ummaktadır.
Ebu Muhammed Musab KÖYLÜOĞLU



[1] Ahmet-Tirmizi
Bu yazı daha önce counter kişi tarafından okundu.

0 yorum:

Yorum Gönder

Lütfen Müslümana yakışmayan küfür içerikli yorumlar yapmayınız.