DEVE İDRARI HAKKINDAKİ HADİS İÇİN AÇIKLAMA

DEVE İDRARI HAKKINDAKİ HADİS İÇİN AÇIKLAMA
Hadis inkarcılarına reddiye:
“Hz. Enes anlatıyor: Ukl veya Ureyne kabilesi halkından sekiz kişilik bir grup Medine’ye gelip Hz. Peygamber (a.s.m)’e biat ederek Müslüman oldular. Bir müddet sonra Medine’nin havası onlara dokundu ve hasta oldular. Şikâyetleri üzerine Hz. Peygamber (a.s.m), çobanlarıyla birlikte Medine’nin dışına çıkıp, develerin sütlerinden ve sidiklerinden içmelerini öğütledi. Adamlar bir müddet devlerin süt ve sidiklerinden içtiler ve sağlıklarına kavuştular. Derken, çobanları öldürüp develeri önlerine katıp götürdüler. Olaydan haberdar olan Hz.Peygamber (a.s.m) birkaç adam peşlerine taktı ve nihayet onları bir yerde yakalayıp getirdiler. Hz. Peygamber (a.s.m) onlara hakkettikleri ağır bir cezayı tatbik etti. Ellerini, ayaklarını kesti, gözlerine mil çekti ve güneşin altında ölüme terk etti…”  (Buharî, Vudu, 66; Tıp,5- 6; Diyat, 22; Müslim, Kasame, 9-11; Ahmed b. Hanbel III/107,163; Ebu Davud, Hudud,3; Tirmizi, Taharet, 55, Nesaî, Tahrimu’d-dem, 8-9)
HADİSİ ELEŞTİRENLERE CEVAP
1-Öncelikle bu hadis sahih olarak rivayet edilmektedir.
2-Her zaman olduğu gibi hadis düşmanları yine zahiren akıllarınca mana çıkarıp, anlamaya çalışmak yerine inkar yoluna gitmekte ve hatta dalga geçmektedir.
2-Peygamberimiz rahatsızlanan kişilere neden hemen yanlarındaki develerin değil de Medine dışında yayılan develerin sütünü ve sidiğini içmelerini tavsiye ettiği düşünülmüyor. Oysa hadis Cami’us-Sağîr’de عَلَيْكُمْ بِاَبْوَالِ اِبِلِ الْبَرَّيةِ وَاَلْبَانِهَا . “Size “berrî” olan devenin bevl ve sütünü tavsiye ederim” buyurulmaktadır. Yani, sütünden veya bevlinden şifa umulacak deve rastgele bir deve değil, berrî olan devedir. Yani Münâvî’nin açıklaması ile “temiz, tabiî kırlarda otlayan deve”dir.
3- Deve sidiği ve diğer eti yenen dört ayaklı hayvanların sidiği İslam fıkhının kriterlerine göre necaset-i hafife olarak kabul edilmiştir.
4- Deve sütünün bazı hastalıklar için, bazı insanlara iyi gelmesi aklen mümkün olmayan bir durum değildir.
5- Hastalığın tedavisi için kullanılacak bu ruhsatı sanki meyve suyu içme gibi, süt içmek gibi görüp, alay ederek hadisi ele alanlar biraz utansalar araştırmadan hüküm vermezlerdi.
6- Halk arasında yaralı parmağa işemek olarak bilinen deyim. Geçmişte tıp imkanlarının yetersiz olduğu dönemlerde halkımızın bildiği ve uyguladığı ve hatta tedavi olduğu bir sonucun ortaya çıkardığı sözdür. Hatta sarılık hastalığına yakalananları geçmişte kendi sidiğini içirerek dahi tedavi yollarına başvurulmuştur.  Aynı durumlar Araplarda da bilinen bir tedavi yöntemi olabilir. Ayrıca bu konuda bir araştırma yapan Prof. Dr. Cahit Abaoğlu, sterile olarak alınan sidiği adaleye enjekte ediyor. Bu tip hastaların bundan istifade ettiğini tespit ediyor. Bu tatbikattaki tıbbî etkiyi şöyle izah ediyor: Hasta, idrarıyla bazı toksinleri (zehirleri) atıyor. Az dozda atılan bu toksinler, vücuda verildiğinde vücut buna karşı kuvvetli bir müdafaa mekanizması kuruyor (panzehir=antikor) böylece hastalığa karşı kuvvet kazandığından hastalık da kısa zamanda iyileşiyor.
7- Bilim adamlarının inek idrarı üzerinde yaptıkları laboratuar analizine göre idrar; azot, kükürt, fosfat, sodyum, mangan, fenik asit, demir, silisyum, klor, magnezyum, melci, sitrik, titric, succenic, kalsiyum tuzları, vitamin A, B, C, D, E, mineraller, laktoz, enzimler, kreatinin, hormonlar ve insan vücudunu dengeleyen küçük miktarlarda gerekli altın asitleri içerdiği ve inek idrarının temelde çeşitli mikropları öldüren mükemmel bir antiseptik olduğu tespit edilmiştir.
Ayrıca Şeker hastalığı hakkında sürdürülen bir araştırmaya göre inek idrarının kandaki şekeri düşürmede etkili olduğu, Londra’da yayınlanan ‘Chemistry and Industry’ isimli bilim dergisindeki habere göre ise inek idrarı sayesinde ilaçlardaki etken maddelerin hücrelere daha iyi nüfuz ettiği, bilhassa antibiyotik ve kanser ilaçlarının etkisini önemli ölçüde artırdığı tespit edilmiştir.
O halde aynı özellikleri taşıyan devenin idrarında neden bunlar olmasın.
8-Dedemin tavsiyesi üzerine ben (Musab) yıllar önce üniversite yıllarımda bizzat uyguladım ve yararını kendim gördüm. Koyunun (özellikle) Mayıs ayındaki dışkısını saçlarımda uyguladım ve sürekli dökülen saçlarım sağlığına kavuştu.
9-Bırakın deveyi, ineği insanın kendi idrarının dahi bağışıklık sistemine iyi gelebileceği bilim adamlarınca ifade edilirken peygamberin deve idrarı hakkındaki hadisi neden inkar ediliyor.
10-Günümüz tıbbının her şeye cevap veremediği ortadadır. Kullanılan ilaçlardan yararından çok zararı olanlar vardır. Tıbbın mevcut ilaçlarla derdine çare bulamadığı bir çok insan doğal yöntemlere başvurmaktadır. Bunun yanlış olan tarafı nedir?
11-Bilim adamlarının çıkardıkları sonuçlar ile  yeni yeni ortaya çıkabilecek keşiflerden sonra haliniz ne olacak peygamberin hadisleriyle alay etmekten utanacak mısınız?
İNTERNETTEN BAZI PAYLAŞIMLAR
 Taze idrarla birkaç kez gargara yapmak boğaz ağrılarına birebir geliyor…
*En azgın sivilceler bile on günden fazla direnemiyor kendi çişinize!
*İdrarla ovulan artroz hafifliyor…
*Günde birkaç tamponla kılıç yarası bile iyileşiyor…
*Pencere camlarını, hiçbir temizlik maddesi çiş kadar parlatmıyor!
*On gün dinlendirilmiş idrar, en iddialı şampuandan daha iyi yumuşatıyor saçları.
*İdrarla sulanmış salatalıklar daha çabuk büyüyor… vs. vs.  Çişle ilgili inanılmaz daha nice iddialar var…  (CARMEN THOMAS’ın “ÇİŞTEKİ MUCİZE” kitabından alıntıdır)
 1747 yılının “Büyük Mükemmel Dünya Lügati”nden Johann Heinrick Zedler’in idrar hakkında yazdıkları:
Saç dökülmesine karşı: Patates unu ile kükürt tozu bekletilmiş idrar ile karıştırılır. Bu karışım merhem gibi başa sürülür.
Kulak iltihabında: Çocuk idrarı henüz sıcakken kulağa akıtılırsa nemli ve cerahatlı noktaları kurutur.
Boğaz iltihabına karşı: İçine bir tutam safran katılmış insan idrarı ile gargara yapmak iyi gelir.
Ellerin ve dizlerin titremesinde insanın idrarını yapar yapmaz el ve dizlerini bununla ovması ve yıkaması faydalıdır.
Vücutta su toplanmaya başlarsa, insan uzunca bir zaman sabah aç karnına kendi ilk idrarından biraz içmelidir. Bunun sarılıkta da yararı olur.
Arı sokmasına karşı hemen idrarla ıslatmak birebir gelir.
SON SÖZ: Ey hadis inkarcısı zavallı insanlar sazan gibi dalmadan önce araştırın ondan sonra konuşun. Ama sizin hadislere karşı düşmanlığınız gözünüzü kör etmiş. Böyle mücmel hadisleri altın bulmuş gibi sevinerek düşmanlığınız için kullanıyorsunuz. İnsanların kafasını bulandırıyorsunuz. Ben size değil sizin peşinizden giden kardeşlerime üzülüyorum.
 .
Ebu Muhammed Musab KÖYLÜOĞLU
Bu yazı daha önce counter kişi tarafından okundu.

0 yorum:

Yorum Gönder

Lütfen Müslümana yakışmayan küfür içerikli yorumlar yapmayınız.