İSLAM ÇOK EŞLİLİĞİ EMRETMİYOR SADECE RUHSAT VERİYOR




Rabbimizin dörde kadar evlenin eğer adaletli olamazsanız tek olanla yetinin emri bir tavsiyedir ve ruhsattır. Eğer böyle olmasaydı yani farz olan bir emir olsaydı o takdirde bütün Müslüman erkeklerin dört evlilik yapmaları farz olurdu.
  “Eğer, yetim kızlara adil davranamamaktan korkarsanız, (onları değil) sizin için uygun olan başka kadınlardan iki, üç ve dörde kadar evlenin. Adil olamayacağınızdan korkarsanız bir tane ile veya sahip olduğunuz cariye ile evlenin. Bu, haksızlık etmemeniz için daha elverişlidir.” Nisa 4/3
   Evlilik için verilen bu ruhsat savaş dönemlerinde bütün erkekleri cephede ölen bir toplum için kullanılabilecek bir imkandır. Bu ruhsat verilmeseydi. Kadınlar kiminle evlenecekti. Evlenecek erkek bulmayan kadınların zina günahına bulaşabilme ihtimali çok yüksek değil midir? Bu ayetleri sadece günümüz şartları için anlamaya çalışmamalıdır.
    Günümüzde insanların bir çoğu gayrı resmi birliktelikler yaşamaktadır. Bunu resmiyete dökmedikçe yani nikah altına almadan gizli yaptıkça zinaya kimse sesini çıkarmamakta, abes karşılamamakta, bu durum hovardalık olarak görülmekte ve hatta gençtir olabilir şeklinde karşılanmaktadır.
    Oysa Bir Müslüman Allah’ın helal kıldığı bir ikinci evlilik yaptığında namussuzlukla, kötü gözlülükle, ahlaksızlıkla suçlanmakta ve toplum tarafından sanki zina etmiş gibi kötü karşılanmaktadır. Toplum tarafından eleştiri, psikolojik baskı ve dışlamalarla karşı karşıya gelmektedir.
    Rabbimiz kullarının zina etmemesini, gayrı meşru ilişkiler kurmamasını ve birbirlerinin ırz ve namuslarına ilişmemesini emretmektedir. Zinaya yaklaşmayın buyurarak bırakın zina etmeyi yanına dahi yaklaşılmasını yasaklamaktadır. Düşünebiliyor musunuz yaratıcımız ne kadar muhteşem ve kullarının üzülmemesi için ne kadar hassas. Çünkü insanlar bu yüzden birbirini üzmekte başkasının namusuna ilişmekten hiç çekinmemekte ve hatta öldürmektedir.
   Batı ülkelerinde evlilik diye bir şey dahi kalmamış ve hatta bitme noktasına gelmiştir. İnsanlar bir araya geliyorlar, bir süre evli gibi yaşıyorlar ve sıkılınca da ayrılıp, bir başkasını buluyorlar. Zahmetli olduğu için çocuk yapılmıyor ve genç nesil olmuyor. Bu yüzden Avrupa da nüfus gittikçe yaşlanıyor. Bu ilişkiler olsa daha mı iyi olacak.
   Böyle gayrı meşru ve toplumu ifsad edici ilişkiler kurmaktansa Rabbimizin birden fazla nikaha ruhsat vermesinin hikmetlerini doğru anlamaya çalışmalıdır. Kullarını en iyi tanıyan Allah Subhanehu ve Tealadır. O halde kullarının dünya ve ahirette mutlu olabilmesi için gereken emirleri içeren İslam mükemmel bir dindir. Rabbimizin razı oldum ve tamamladım buyurduğu İslam’ın emirlerini beğenmeyenler Allah’a isyan etmiş olurlar.
   Benim kafama yatmıyor diyenler, emirleri beğenmeyenler, sırf kocalarının bir başkasıyla evlenmesini istemediği için Allah’ın ruhsat verdiği bir şeyi küçümseyenler ve kabul etmeyenler Allah’ın tamamladım buyurduğu dine eksiklik isnad etmiş olurlar.
   Oysa yapılması gereken İslam’ı kendimize çekmek değil, İslam’ kendimizi teslim etmektir.
   Sonuç olarak şunu ifade edelim:
   Eşiniz şayet ikinci bir evlilik yapmak isterse sizden izin alması gerektiği hakkında Kuran ve sünnette bir delil yok.
  İslam’da çok eşlilik yoktur ve yapılmamalıdır gibi bir şeyi söylemek mümkün değildir. Ancak günümüz Türkiye artlarında çok eşlilik oldukça abes karşılanmakta ve kültürümüz bunu kaldıramamaktadır. Çok evlilik yapanlar hem maddi hem de manevi büyük sorunlarla karşı karşıya gelmekte ve eşler arasında adaleti sağlayamamaktadır. Bu durumda Rabbimizin tavsiyesine uyup, tek eşlilikle yetinmek gerekir.
 
Musab Köylüoğlu
Bu yazı daha önce counter kişi tarafından okundu.

0 yorum:

Yorum Gönder

Lütfen Müslümana yakışmayan küfür içerikli yorumlar yapmayınız.